27 Aralık 2010
Legend of the Guardians: The Owls of Ga'Hoole (2010)
4/10
22 Aralık 2010
punto evo direksiyon altından gelen gıcırtı
20 Aralık 2010
"Hellsing"
7/10
14 Aralık 2010
notepad++ dosya uzantısına varsayılan dil ayarı
Örneğin: config uzantılı dosyaların xml olarak açılması için langs.xml’deki aşağıdaki satıra işaretli kısmı eklemelisiniz.
Language name="xml" ext="xml xsml xsl xsd kml wsdl config"
kaynak
12 Aralık 2010
günün şarkısı
the clash at demonhead - black sheep (bonus track) (scott pilgrim vs the world filminden)
The Town (2010)
6/10
"Human Target"
Uzun zamandır Burn Notice gibi her bölümü ayrı güzel aksiyon dolu bir dizi arıyordum sanırım buldum. Başlangıcından dizinin kaliteli olduğu ve başroldeki adamın yarı ciddi yarı geyik cümlelerinden eğlenceli olduğu anlaşılıyor. Arada geyik sahneler de yok değil ancak "erkek dizisi" olarak nitelendirebileceğim bu diziden çok umutluyum. Not: Poster bile birçok şey anlatıyor :)
S1E01: 9/10
S01E01 Imdb
11 Aralık 2010
10 Aralık 2010
tfs power tools kurulum hatası
5 Aralık 2010
Wall Street: Money Never Sleeps (2010)
6/10
Triangle (2009)
- Spoiler -
Hiçbir yere bağlanmıyor, herşey bir döngüymüş kısmını zaten filmin ortalarında anlıyorsunuz. Niye öyleymiş, niye böyle olmuş, açıklama zahmetine bile katlanmamışlar. Sonu olmayınca her ne kadar kendini izletse de kendinizi kandırılmış hissediyorsunuz. Kadın şizofren çıksa bile sonu daha iyi olurdu. Bu haliyle size sadece öfkeniz kalıyor.
- Spoiler -
Başroldeki kadının da oyunculuğu konusunda bol bol negatif yorumda bulunmak mümkün.
2/10
Exam (2009)
7/10
ölü pikseller için yazılımsal çözüm
lcd panellerdeki ölü pikseller için jscreenfix yazılımını (tarayıcı tabanlı) deneyebilirsiniz. yaklaşık 1 saatlik işlemden sonra birkaç ölü pikselimi geri kazanmayı başardım.
30 Kasım 2010
trafik sıkışıklığı
Software Development is not that special
28 Kasım 2010
Resident Evil: Afterlife (2010)
3/10
23 Kasım 2010
Shrek Forever After (2010)
6/10
22 Kasım 2010
Gake no ue no Ponyo (2008)
6/10
12 Kasım 2010
evlilik hakkında
insanın en kırılgan ve muhtaç olduğu zamanlarda (hastalık vb.) yanında eşinin bulunması, destek olması, hayatı kolaylaştırması.
en büyük eksisi :
özgürlüğün yok olması, örneğin normalde uzun bir bayram tatilinin hepsini istediğiniz yerde geçirmek yerine zorunluluklar yüzünden istemediğiniz şeyleri yapmak zorunda olmak. (bu iki taraf için de geçerli)
bu durumu formül ile açıklayalım:
siz 1 kişi eşiniz 1 kişi
her kişinin memnun etmek durumunda olduğu insan sayısı x
her kişi y kadarlık efor ile x kişiyi memnun edebiliyor.
memnuniyet = x*y
evlenince insanları memnun etme durumunda kullanmak üzere kişi sayısı aile olduğunuz için 1'e iniyor. ama memnuniyet = x*y + x*y = 2* (x*y) ile iki katına çıkıyor.
sonuç olarak 1 kişi olarak 2*(x*y) lik memnuniyet oluşturmak için gerekli efor doğal olarak yüksek oluyor.
10 Kasım 2010
Cop Out (2010)
4 /10
Clash of the Titans (2010)
7 /10
Date Night (2010)
6 /10
All Quiet on the Western Front (1930)
7 /10
Kick-Ass (2010)
7/10
Batman: Under the Red Hood (2010)
8/10
The Losers (2010/I)
7/10
The Notebook (2004)
6/10
Osmanli Cumhuriyeti (2008)
7/10
The Butterfly (2007)
8/10
Operation: Endgame (2010) Rogues Gallery
7/10
Prince of Persia: The Sands of Time (2010)
6/10
Post Grad (2009)
2/10
Justice League: Crisis on Two Earths (2010)
6.4/10
Ghost Ship (2002)
4.5/10
Vay Arkadaş (2010)
İlk yarısı ile geyik bir kara mizah filmi izleyeceğinizi düşündürüp (ara ara çok zorlama espriler de olsa) eğlendirirken ikinci yarı ile uzata uzata lastiğe çevirmişler, bir yerden sonra "eh yeter artık bitse de gitsek" demenizi sağlayacak vasat bir yapım olmuş. Ayrıca Pamela Spence'in karakteri de senaryoya zorla sokulmuş gibi görünüyor. İlk yarıdaki temposunu ve çizgisini koruyabilseydi eğlenceli bir kara komedi olabilirdi. "Herşey daha da nasıl ters gidebilir ki?" ana fikirli "ama herkesin kendince bir sebebi var" alt metinli filmler kervanına katabilirsiniz.
5/10
9 Kasım 2010
4 Kasım 2010
top 10 george carlin sözleri
Dikkat küfür ve sert bir dil içerir.
3 Kasım 2010
internette çevrimiçi dosya formatı çevrimi
1 Kasım 2010
sp createtime/modifiedtime
SELECT *
FROM sys.objects
WHERE type = 'P'
AND name = 'StoredProcedureName'
15 Ekim 2010
noterden vekaletname belgesi almak
Could not load file or assembly 'x' or one of its dependencies. An attempt was made to load a program with an incorrect format
hatası alırsanız bir sebebi 64bit derlediğiniz web application'ı 32bit işletim sisteminde çalıştırmaya çalışmanız olabilir.
kaynak
14 Ekim 2010
tfs'te toplu move
tf.exe move "$/Project/SourceFolder/*" "$/Project/DestinationFolder"
kaynak
13 Ekim 2010
8 Ekim 2010
5 Ekim 2010
textleri sql sorgusunda gruplamak
kaynak
4 Ekim 2010
kısa mesaj dolandırıcılıklarına dikkat
28 Eylül 2010
25 Eylül 2010
samsung i5700 - ön inceleme
16 Eylül 2010
15 Eylül 2010
araba kasko değerleri
14 Eylül 2010
metal gear solid 4 yardımcı dökümanlar
ayrıca belirtmeden geçemeyeceğim, uncharted: drake's fortune'u çok beğendim gerçekten süper bir oyun, bununla birlikte mgs4'ün yanında bebe oyunu gibi kaldı, o kadar ayrıntı, emek ve derinlik var ki mgs4'de hayran kalmamak mümkün değil. japonlar yapmış...
13 Eylül 2010
how to make love to a woman (2010)
2010 yapımı sevgilisini bir türlü orgazm edemeyen bir erkeğin çözüm arayışlarının anlatıldığı eğlenceli ve geyik bir film olabilecekken içine zorla aşk-meşk-böcek sokulması ile vasat kalan seyirlik.
filmde adamın nasıl kadını zirveye çıkartırım sorusunu cevaplayanlar arasında şarkıcılar, pornocular (jenna jameson!), lezbiyenler vb. tiplemeler bulunuyor.
oyunculardan krysten ritter standart "o'nu* arıyorum" kadın modu ve eblek eblek bakması ile, josh meyers kafası karışmış ve kafası basmayan tiplemesi ile, eugene byrd yardımcı zenci erkek ve "erkekler herkesi zikmeli, tek eşlilik doğaya aykırı yo" modu ile akıllarda yer ediyor.
7 Eylül 2010
windows servis silme
en kolayı "sc delete winServisIsmi"
3 Eylül 2010
"kuyruk acısı" deyimi nereden geliyor
Birkaç gün geçince bolluğa alışmış evinde darlık başlamış. Oduncu oğlunu yanına çağırmış ve yılanın sırrını anlatmış. ”Kör kuyunun başına git ve oğlum olduğunu söyle; yılan sana altın verecek!” demiş. Oğlu inanmamış ama gitmiş. Yılan önce saklanmış, sonra ortaya çıkmış. Onun oduncunun oğlu olduğuna iyice kanaat getirince de kuyuya inip bir altın getirmiş. Oğlan önce inanmadığı hikayenin gerçek olduğunu görünce hırsa kapılmış, ”Kim bilir daha ne kadar altın var kuyunun içinde!” diye düşünmüş. Hırsla yılanı öldürmek için bir hamle yapmış, ıskalamış ama yılanın kuyruğunu koparmış. Yılan da can havliyle dönüp oğlanı sokmuş ve öldürmüş. Akşam yaklaşıp da oğlu gelmeyince oduncu iyice endişelenmiş. Hasta yatağından sürünerek bile olsa kalkmış. Kuyunun başına gitmiş ki oğlu cansız yatıyor. Yılanda o anda görünmüş; kuyruğu yok ve kanlar içinde. Oduncu durumu anlamış ve çok üzülmüş. Canının parçası oğlu yerde cansız, yıllardır velinimeti olan yılan da yaralı…
”Hatalı olan oğlum olmalı!” demiş ve yılandan özür dilemiş. ”Tekrar dost olalım!” demiş. Yılan ise acı acı gülümsemiş: ”Çok isterdim ama sende bu evlat acısı, bende de bu kuyruk acısı varken biz artık dost olamayız!” demiş. "
kaynak
2 Eylül 2010
sql server'da tüm stored procedure isimlerini listelemek
SELECT name AS spname
FROM sysobjects
WHERE (xtype = 'p') AND (name NOT LIKE 'dt%')
ORDER BY name
31 Ağustos 2010
mortgage nedir
insanların en temel ihtiyaçlarından biri olan barınma ihtiyacının hayatın ana amacı haline getirilerek bir kişinin ömrünün tüm emeğini 4 duvar 1 çatıya gömmesinin diğer adı. bu işlemde size parayı satan(yasal para satma, tefecilik = bankacılık, vergi verilmediğinde suç olan davranışların vergi verince yasal olması hali) ile 4 duvar 1 çatıyı yapıp satan malı götürür, siz de ömür boyu taksit öder "aa ev aldım" diye sevinirsiniz. aslında tüm ömrünüzce çalışıp verdiğiniz "zaman"ınızın değeri siktiriboktan tuğla parçalarıdır. ona "yuva" gibi bir anlam yüklemeniz de bu işten kârlı çıkarak cebindeki ekonomik değeri olan kağıt parçaları artan kişilerin size inandırdığı bir yanılsamadır.
ekonomik sistem kontrollü kölelik üzerine kurulu. yoksa milyarlarca insanı bir avuç "sahip" olarak nasıl zaptedeceksiniz ki? ipi salındığında hayvanlardan bir farkı olmayan biz "medeni" hayvanları böyle bir yanılsama içinde debelendirip esas kapitali götürenleri ancak böyle rahat ettirebilirsiniz.
21 Ağustos 2010
17 Ağustos 2010
windows sağ tık menüsüne işlem eklemek
13 Ağustos 2010
Reindent Xml
Notepad++ menu: TextFX -> HTML Tidy -> Tidy: Reindent XML
Kaynak
12 Ağustos 2010
hikaye (servetin değeri)
Zengin "Benim servetinim değeri ne kadardır?"
Derviş "Çölde gittiğini farz edin ve açlıktan ölüm noktasına geldin. Yanına gelip bir ekmek karşılığında servetinin yarısını verir misin?"
Zengin "Evet veririm"
Derviş "Peki, Ekmeği yerken boğazında kaldı ve suya ihtiyacın var. Yanına gelip bir su karşılığında servetinin diğer yarısını verir misin?"
Zengin "Evet veririm"
Derviş "O zaman senin servetin bir ekmek ile bir su değerinde"
10 Ağustos 2010
benzinli mi dizel mi
9 Ağustos 2010
4 Ağustos 2010
16 Temmuz 2010
istanbul gezisinde dikkat edilecekler (wikitravel)
kaynak: burda
15 Temmuz 2010
14 Temmuz 2010
Temporary ASP.NET Files klasörü
ayrıntılı bilgi: kaynak
12 Temmuz 2010
7 Temmuz 2010
bulk rename/move utility
30 Haziran 2010
sql management studio solution & source control
23 Haziran 2010
visual studio dosya bulma kolaylığı
22 Haziran 2010
uzaktaki bilgisayarlara bağlanma
14 Haziran 2010
günün sözü
- Winston Churchill
11 Haziran 2010
dünyanın en pahalı pasaportunu kullanıyoruz
Siteden alıntıdır:
En pahalı pasaport ücreti Türkiye'de. Dünya ortalaması 45-50 dolar düzeyinde bulunuyor. Türkiye'de 500 doların üzerinde ve giderek artıyor. Her yıl otomatiğe bağlanmış zamlarla iyice yurt dışına çıkamaz, seyahat edemez hale geleceğiz. Bu durum Anayasamızın 23. maddesinde tanımlanan "seyahat hürriyeti"nin açıkça ihlalidir. DÜNYANIN EN PAHALI PASAPORTLARINI KULLANMAK İSTEMİYORUZ. Anayasal hakkınızın elinizden alınmasına izin vermeyin!
10 Haziran 2010
7 Haziran 2010
31 Mayıs 2010
28 Mayıs 2010
LG HT503SH vs Philips HTS 3270 & 3377
Bu ürünleri inceledim ve LG HT503SH'de karar kılıp Darty'den 400e aldım, benim gibi karar veremeyenler için bir artı/eksi listesi yaptım. Gerçi bu ürünler artık üretimden kalkacağı için stokları bitirmeye çalışıyorlar, hatta birçoğunu bitirdiler, yine de insanlığa bir faydamız dokunsun.
Artıları
-Fiyat olarak optik girişli ev sinema sistemleri arasında uygun bir fiyatı var.
-Optik giriş olduğu için PS3'e bağlanabiliyor, zaten alma amacım da buydu. (İlk bağladığımda ses alamadım, optik kablonun giriş çıkış yönünü ters olacak şekilde yeniden bağlayınca ses alabildim)
-hdmi çıkışı var ve 1080p upscaling yapabiliyor. (Divxler daha güzel görünüyor gibi ancak ne kadar fark var çözemedim, bu konuda daha uzman arkadaşlara danışmak gerekli)
-Radyosu var ve yeni araba radyolarında olduğu gibi HEDE FM tarzı yazıları gösterebiliyor, radyo kanalları hafızaya alınabiliyor.
-USB'den dts veya uzantısı wav yapılmış dts müziklerini çalıştırabiliyor. Philips 3270 mp3 harici müzikleri usbden görmüyor.
-Divxleri açtığında aynı isimli altyazı varsa otomatik anlıyor ve yüklüyor. Altyazılarda türkçe karakter problemi yok, farklı bir altyazı seçip sonra divxi açarsanız seçtiğiniz altyazıyı yüklüyor. Usbsi önde.
-Altyazı fontu 3377'dekinden daha büyük ve daha okunaklı.
-En önemli hoparlör olan orta hoparlör diğer 4 hoparlörden farklı ve büyük, hoparlörler 3270'den daha büyük ve güzel görünüşlü, hoparlörler 3377'den daha az yer kaplıyor. (Estetik kaygınız varsa LG daha iyi, estetik kaygısı genelde hanımdan geliyor :))
-Kumandadan HT SPK tuşu direk optik girişe geçmesini sağlayabiliyorsunuz.
Eksileri
-Hoparlörlerin girişleri + - olmak üzere iki kablo ucu şeklinde. Bu bana çok saçma geldi, herşeyi bir arada bir ürün alırken bu şekilde kopmaya, temassızlığa açık bir sistem yapılması anlamsız. Bunu kablolar yetmezse değiştirmek için kolaylık olarak görenler de olacaktır da bence aletin en eksik yanı, olur da herhangi bir hoparlörden ses alamazsanız (ben subdan alamadım en başta) arkadaki kabloların plastiğinin de içeri girmediğinden emin olun. Menüde her hoparlörden ayrı ayrı ses gelmesini sağlayan test modu var, kabloları doğru taktığınızda ordan kontrol edebilirsiniz ben gri ile beyazı karıştırmıştım. Kabloların siyah plastikli olan tarafı - girişlere girecek.
-Ses kısıkken yankı yapıyormuş gibi oluyor, özellikle divx izlerken sesi 10'un üstüne çıkarmak zorunda kalabiliyorsunuz. (DRC'yi açarsanız ses kısıkken daha net olur diyor ama bir fark alamadım)
-3377'deki gibi sesi DD, DDPL2, DTS'ye zorla gibi bir seçenek yok, en iyi kalitedeki sesi direk anlıyor ve değiştiremiyorsunuz. (Göstergesinde DTS kırmızı, DD mavi olarak çıkıyor)
Yoruma açık özellikleri
-Bası philips 3270/3377'ye göre az, philipsler vantilatör gibi üflerken bunda basın vurduğunu ancak çok yüksek seslerde hissedebiliyorsunuz. Halbuki lg'nin bası daha büyük ve ayaklıkları var, philipse göre daha haşmetli duruyor. Basın çok vurması iyi bir şey mi bilemiyorum ancak philipse göre gerçekten az.
-LG'nin kendi teknolojisi olan VSM (Virtual Sound Matrix) sanal olarak 10.1 ses verdiğini iddia ediyor ama çok birşey anladığımı söyleyemem.
-LG'nin amfisi philipslerden daha büyük. Philips amfisi dvd player ve uydu alıcısı ile birlikte bir araya sığarken, lg amfisi ve uydu alıcısı sığıyor aynı yere.
Sonuç:
DTS seslerdeki gerçek farkı sesi yükselttikçe anlıyorsunuz, benim gibi aman kimseyi rahatsız etmeyeyim modunda bir insansanız kısık seslerde cihazı çok da verimli kullanamadığınızı hissedebilirsiniz. Apartmanda yaşıyorsanız ve PS3 için düşünüyorsanız fiyat/performans/estetik olarak tavsiye edebileceğim bir ürün. Şu da bir gerçek ki 3377 600 lira, 503SH 400 yani 2/3 fiyatına, mkv player da almayı düşünüyorsanız arada yaklaşık bir mkv player kadar fiyat farkı var. Zaten sesi çok açamadığız bir durumda iseniz 3377 fazla güçlü bir seçim olacaktır, 3270'in de yüksek seslerde cızırtımsı bir ses çıkardığını hissettim. Ayrıca PS3'ü 750 liraya almışken yaklaşık bir parayı maksimum seviyede kullanamayacağınız bir ürüne vermek herkese mantıklı gelmeyebilir.
26 Mayıs 2010
sql formatter
Online Instant Sql Formatter (Benzer bir uygulama SSMS Tools içerisinde Sql Formatter adıyla da mevcut.)
24 Mayıs 2010
7 Mayıs 2010
29 Nisan 2010
evangelism marketing
29.09.2011
ileri seviyede bir ağızdan ağıza pazarlama stratejisi. bu stratejide tüketiciler ürüne ve markaya o kadar bağlıdırlar ki diğer tüketicileri bu marka ve ürünü kullanmaya ikna etmek için yırtınırlar. bir nevi şirketin ürünlerinin müritleri bir din yayıyormuşçasına inançla firmanın pazarlama faaliyetlerine yardımcı olurlar.
en başarılı uygulayıcılarından biri apple'dır.
28 Nisan 2010
call stack, immediate vb. pencereleri
24 Nisan 2010
21 Nisan 2010
ssms tools
burda
20 Nisan 2010
16 Nisan 2010
anti-patterns
bazı güzel örnekler:
Organizational anti-patterns
Cash cow: A profitable legacy product that often leads to complacency about new products
Management by perkele: Authoritarian style of management with no tolerance for dissent
Mushroom management: Keeping employees uninformed and misinformed (kept in the dark and fed manure)
Project management anti-patterns
Death march: Everyone knows that the project is going to be a disaster – except the CEO. However, the truth remains hidden and the project is artificially kept alive until the Day Zero finally comes ("Big Bang"). Alternative definition: Employees are pressured to work late nights and weekends on a project with an unreasonable deadline.
Groupthink: During groupthink, members of the group avoid promoting viewpoints outside the comfort zone of consensus thinking.
Smoke and mirrors: Demonstrating how unimplemented functions will appear
Software bloat: Allowing successive versions of a system to demand ever more resources
Software design anti-patterns
Big ball of mud: A system with no recognizable structure
Gas factory: An unnecessarily complex design
Gold plating: Continuing to work on a task or project well past the point at which extra effort is adding value
Inner-platform effect: A system so customizable as to become a poor replica of the software development platform
Object-oriented design anti-patterns
God object: Concentrating too many functions in a single part of the design (class)
Object orgy: Failing to properly encapsulate objects permitting unrestricted access to their internals
Poltergeists: Objects whose sole purpose is to pass information to another object
Sequential coupling: A class that requires its methods to be called in a particular order
Programming anti-patterns
Accidental complexity: Introducing unnecessary complexity into a solution
Blind faith: Lack of checking of (a) the correctness of a bug fix or (b) the result of a subroutine
Cargo cult programming: Using patterns and methods without understanding why
Coding by exception: Adding new code to handle each special case as it is recognized
Error hiding: Catching an error message before it can be shown to the user and either showing nothing or showing a meaningless message
Lava flow: Retaining undesirable (redundant or low-quality) code because removing it is too expensive or has unpredictable consequences
Magic numbers: Including unexplained numbers in algorithms
Magic strings: Including literal strings in code, for comparisons, as event types etc.
Methodological anti-patterns
Copy and paste programming: Copying (and modifying) existing code rather than creating generic solutions
Premature optimization: Coding early-on for perceived efficiency, sacrificing good design, maintainability, and sometimes even real-world efficiency
Programming by permutation (or "programming by accident"): Trying to approach a solution by successively modifying the code to see if it works
Tester Driven Development: Software projects in which new requirements are specified in bug reports
14 Nisan 2010
2 Nisan 2010
31 Mart 2010
kablosuz ağdaki paketleri yakalamak
26 Mart 2010
plants vs zombies
24 Mart 2010
dosyadan binary data okumak
20 Mart 2010
Avatar (2009)
Bu yapım için yapılan bazı yorumlar var. Örneğin: sinema yeniden tanımlandı, daha önce böyle bir şey görmediniz, çok orijinal, 11 senenin emeği vb. Bir kere 3d görüntülü sinema epeydir var, sadece uzun metraj bir film yapılmamıştı bildiğim kadarıyla, uzun metraj yapılabilmesi de sadece maddi imkanlara bakıyor. Sinemanın da bir iş sektörü yani para kazanmak için yapıldığını çoğunlukla göz ardı ediyoruz. Bunun nedeni de izlediğimiz yapımların sanatsal ve duygusal bir yönü olması. Kişiler farkında olarak veya olmayarak bir filme belki de olmaması gereken bir sahiplenme, değer verme duruşuna geçiyorlar. Avatar'ın konusuna, içeriğine hiç bakmaz ve bir "iş" olarak değerlendirirsek gerçekten 1 koyup 15 kazandırması ile bir başarı abidesi. Yani yapımcılar çok doğru bir yatırım ile paralarının fazlasını geri aldılar. İşin sanatsal yapısına bakarsak filmde yeni hiçbir şey yok. Daha önce bin kere yapılmış standart bir amerikan filmi ile baş başayız. Naviler Kızılderililer, filmdeki dünyalılar da amerikalılar. Bu ikiliyi inceleyen sayılamayacak kadar film vardır sanıyorum. Baş karakter de daha önce kim bilir kaç kere işlenmiş kötülük yapmak için görevlendirilip "düşman"ın aslında gerçek düşman olmadığını gören sonra vay efendim niye böyle diye değişime uğrayan bir kahraman(?). Avatar'ın diğer başarılı bir yönü de yaptığı reklam kampanyası. Bu da gerçekten başarılı bir şekilde harcanmış bir para, 1e 15 kazanmak için insanları yönlendiren en büyük etken. Yoksa kimse vay be acaba neymiş ben de bu deneyimi yaşayayım diye normalde 12 tl olan bir sinemaya 22 tl verip yapımcıları daha da zengin etmezdi.
Avatar = Yeni bir şey barındırmayıp da bir devrimmiş gibi sunulan başarılı bir yatırım aracı.
6 / 10
18 Mart 2010
New York, I Love You (2009)
3.5 / 10
15 Mart 2010
11 Mart 2010
3 Mart 2010
1 Mart 2010
25 Şubat 2010
.net framework 3.5 için sp1 kurulu mu
HKLM\SOFTWARE\Microsoft\NET Framework Setup\NDP\v3.5\
altındaki
Version bilgisinin 3.5.30729 benzeri birşeyler olmasını veya SP değerinin 1 olmasını baz alabilirsiniz.
kaynak
24 Şubat 2010
Your user profile was not loaded correctly hatası
HKEY_LOCAL_MACHINE\SOFTWARE\MicrosoftWindows NT\CurrentVersion\ProfileList altındaki kayıtlardan kullanıcınızı bulup silin (.bak uzantılıdır büyük ihtimal) Tekrar girdiğinizde sorun olmaması gerek.
kaynak
23 Şubat 2010
dosyaları veritabanında mı dosya sisteminde mi saklamalı?
kaynak
22 Şubat 2010
Inglourious Basterds (2009)
Giriş sahnesindeki ve bardaki gerginlik çok güzel yansıtılmış, mükemmeldi. Christoph Waltz'un oyunculuğuna şapka çıkarmak gerek, inanılmaz oynamış. Brad Pitt de güneyli aksanı ve rahat tavırları ile Snatch'teki rolünü hatırlattı bana. Film herkese göre değil, çok vahşi ve itici bulanlar olacaktır (bir Tarantino filmi olduğu gerçeği), 2 saati aşkın süresi sorun teşkil etmiyor bu bir artı (uzun süreli yapımlarda konsantrasyon problem olabiliyor). Diyaloglar özenle yazılmış görünüyor, Landa'nın tavırları ve sözcükleri kullanışı süperdi.
Genel olarak güzel bir filmdi.
7/10
Race to Witch Mountain (2009)
Büyük ihtimalle filmin hedef kitlesi 7-15 yaş arası gençlik, bu nedenle kocaman bir adamsanız "çocuk filmi bu" deme şansınız yüksek. Herhangi bir beklentiniz mevcut değilse 1.5 saat kafa dağıtmak amacıyla izlenebilir bir disney filmi olmuş. Özellikle girişteki müzikler ve anlatım gerçekten güzel, araba kovalama sahneleri yeni bir şey getirmese de güzel. Konu bilimkurgu olduğu için bazı yerlerdeki efektlerin sırıtması negatif etki yaratabiliyor. Sonuç olarak hedef kitlesi için fena sayılmayacak bir yapım.
6/10
Extract (2009)
Sıradan bir meyve özü çıkarma fabrikası sahibinin başından geçen kendine göre sıradışı olayların işlendiği bir yapım. Filmi izlerken "evet bunlar gerçek hayatta da olabilir" diye düşünüyorsunuz. Film bittikten sonra açıkçası aklımda hiçbir şey kalmadı, bu nedenle filmi başarılı saymak pek mümkün görünmüyor, izlerken de bir komedi filmi gibi güldüğümü söyleyemem. Mike Judge gibi Idiocracy ve Office Space gibi süper iki filmi yapan bir yönetmen için zayıf bir film maalesef.
6/10
Tonari no Totoro (1988)
Miyazaki üstadın hayal gücünden kendinizi iyi hissetmenizi sağlayabilecek çok şirin bir anime. Özellikle babanın kızları ile konuşmalarındaki takındığı tutum ve kızların yaşam dolu oluşu çok süper işlenmiş. Anime seviyorsanız izlemeniz yararlı olacaktır. (Ben ingilizce dublaj ile izledim, kızların dublajı güzel olmuş)
7.5/10
I Love You, Man (2009)
Paprika (2006)
9 Şubat 2010
işe başlarken istenen evraklar hakkında : reloaded
Adli sicil kaydı:
Dilekçe 50 kuruş, memur fatma ablaya verdiğiniz meblağ 5 tl olmuş.
Sağlık müdürlüğünden alınan sağlık raporu:
Bir sağlık ocağına gidip danışmadan verdikleri bir a4'ün yarısı kadar bir kağıda bilgilerinizi yazıyorsunuz, yönlendirdikleri doktordan "bişiyin var mı?" sorusuna "yok" diyorsunuz, doktor da damgalayıp imzalayarak raporunuzu size takdim ediyor.
31 Ocak 2010
motivasyon posteri oluşturucu
30 Ocak 2010
21 Ocak 2010
nüfustaki kayıtlı adresinizi değiştirmek
aldım kağıdı muhtara gittim, kayıt işlemini yaptı 3.5 lira imiş. nüfus sureti ve ikamet belgelerini de tanesi 4 liradan veriyor. böyle işte...
20 Ocak 2010
nüfus cüzdanı değiştirmek
19 Ocak 2010
Yaratıcılık ve Yıkım
-Pablo Picasso (kaynak)
8 Ocak 2010
Komut satırından windows servisi başlatma/durdurma
net start WinServisIsmi
net stop WinServisIsmi