97-things-every-software-architect-should-know
burada
30 Kasım 2011
29 Kasım 2011
25 Kasım 2011
günün şarkısı
Müşerref Akay - Sevda
dinleyiniz
Bu parçanın başka (ör: Nükhet Duru, Bülent Ersoy) yorumları da mevcut.
dinleyiniz
Bu parçanın başka (ör: Nükhet Duru, Bülent Ersoy) yorumları da mevcut.
23 Kasım 2011
22 Kasım 2011
günün şarkısı
ahmet özhan - kıymetini bil
ahmet özhan tarafından seslendirilen "hayatın kıymetini bil, adam ol" ana fikirli güzel musiki eseri.
sözleri de aşağıdaki şekilde:
dert etme kendine dostum herşeyi
şu geçen zamanın kıymetini bil
eksiltme yüzünden sakın neşeyi
şu geçen zamanın kıymetini bil
ağlama gözlerim bir pınar değil
üzülme bu mevsim sonbahar değil
kır o kadehleri onlar dost değil
şu geçen hayatın kıymetini bil
yakmasın kalbini derin bir yara
olmasın kaderin saçından kara
sevilen vefasız seveni ara
sana dost olanın kıymetini bil
ahmet özhan tarafından seslendirilen "hayatın kıymetini bil, adam ol" ana fikirli güzel musiki eseri.
sözleri de aşağıdaki şekilde:
dert etme kendine dostum herşeyi
şu geçen zamanın kıymetini bil
eksiltme yüzünden sakın neşeyi
şu geçen zamanın kıymetini bil
ağlama gözlerim bir pınar değil
üzülme bu mevsim sonbahar değil
kır o kadehleri onlar dost değil
şu geçen hayatın kıymetini bil
yakmasın kalbini derin bir yara
olmasın kaderin saçından kara
sevilen vefasız seveni ara
sana dost olanın kıymetini bil
17 Kasım 2011
"The Wire (2002)" Sezon 4
Bu sezon da ikinci sezon gibi ana konunun daha az işlendiği bir sezondu. Bazı bölümler sıkıcıydı, sonlara doğru toparladı ve hareketlendi. The Wire standartlarında sezon sonu bölümleri ile bitti. Sistemin çarklarının bireyleri, çabaları boğmasını gerçekten çok sağlam bir şekilde anlatıyorlar. Karakter derinliği ve çeşitliliği göz dolduruyor. Harcanan karakterler de ayrı sürprizler yaşatıyor.
7.5 / 10
7.5 / 10
15 Kasım 2011
Tenkû no shiro Rapyuta (1986) [Castle in the Sky]
Muhtemelen eşek kadar adam halimle ve yapımından 25 sene sonra izlemiş olmam nedeni ile izlerken acayip sıkıldığım, anime değil de çocuklara yönelik çizgi film olarak nitelendirmek gereken -bence- dandik yapım. Miyazaki'nin bazı yapımları boğucu derecede sıkıcı, bazı yapımları şirin oluyor, bu benim için ilk kategoridendi.
4 / 10
4 / 10
12 Kasım 2011
Mass Effect 2 (PS3) 1080p upscaling
Muhtemelen PS3'e port edilmiş bir oyun olması nedeni ile Mass Effect 2 grafikleri (özellikle oyun içi grafikleri) PS3'te çok kötü görünüyordu. Sanki 576p (PS3'te zorunlu bulunan ve kutucuğundaki işareti kaldıramadığınız en alt görüntü seviyesi) veya 720p'ye (emin değilim) düşürülmüş gibi garip bir görüntü vardı, ara videolar ise fena değildi.
Nette araştırırken eğer ps'nin kafasını karıştıracak bir ayar verilmişse en alt görüntü kalitesine düştüğü yazıyordu. (Oyun 720p) Ayrıca anti-aliasing'in de başarısız olduğundan bahsetmişler, gayet doğru. Nesnelerin kenarları duruma göre göze batacak kadar pürüzlü olabiliyor. Bu durumun çözümü mevcut değil anladığım kadarı ile. Hatta Xbox-360 ile beraber oyun konsollarında anti-aliasing özelliği bulunmadığını da iddia etmişler.
PS3 ayarlarında ps upscaler'ı açınca görüntü çok daha iyileşti. Ek olarak oyuna özel film grain effect ayarını kapatınca görüntünün biraz daha iyileştiğini iddia edenler var.
PS3 ayar adımları aşağıdaki gibi:
settings->game settings->ps upscaler = full screen
Umarım birilerinin işine yarar.
Nette araştırırken eğer ps'nin kafasını karıştıracak bir ayar verilmişse en alt görüntü kalitesine düştüğü yazıyordu. (Oyun 720p) Ayrıca anti-aliasing'in de başarısız olduğundan bahsetmişler, gayet doğru. Nesnelerin kenarları duruma göre göze batacak kadar pürüzlü olabiliyor. Bu durumun çözümü mevcut değil anladığım kadarı ile. Hatta Xbox-360 ile beraber oyun konsollarında anti-aliasing özelliği bulunmadığını da iddia etmişler.
PS3 ayarlarında ps upscaler'ı açınca görüntü çok daha iyileşti. Ek olarak oyuna özel film grain effect ayarını kapatınca görüntünün biraz daha iyileştiğini iddia edenler var.
PS3 ayar adımları aşağıdaki gibi:
settings->game settings->ps upscaler = full screen
Umarım birilerinin işine yarar.
11 Kasım 2011
Crazy, Stupid, Love. (2011)
Filmi klişe çorbası olarak özetleyebiliriz. İzlemeden önce de ne ile karşılacağımı aşağı yukarı tahmin etmiştim, bazı komik sahneler hariç genel olarak çok boş ve daha önce bin kere izlediğimiz olayları gösteriyor. Ek olarak Julianne Moore ve Emma Stone kötü oyuncu seçimleri olmuş.
5 / 10
5 / 10
10 Kasım 2011
Stranger Than Fiction (2006)
Konusu ile sıradan yapımlardan ayrılan, farklı bir hikaye izlemek isteyenlere önerilebilecek değişik bir film. Biraz da "şu hayatı nasıl yapamak istiyorsanız yaşayın, hayat kısa" ana fikirli kendini iyi hisset yapımlarına dahil edilebilir.
7 / 10
7 / 10
2 Kasım 2011
Medeni Hali: Kadın
Dün Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi'de "Medeni Hali: Kadın" isimli oyuna gittim. Bir erkek olarak "ne işin vardı olm öyle bir oyunda" derseniz hanım merak edince beraber gittik. Oyunu özetlemek gerekirse 8 tane kadının hayatındaki "kendine göre" dertlerini izliyoruz. Ara ara güldürse de genel olarak bunaltıcı bir deneyimdi. Özellikle önlerde oturursanız bir sağa bir sola devamlı kafanızı çevirmekten boynunuzu ağrıtabilirsiniz. Sahne geçişlerindeki iğrenç müziği nasıl yapmışlar anlayamadım, rahatsız edici seslerden oluşan o kısa şeye uyuz oldum.
Çok şükür ki 1 saat sürdü de daha fazla daralmadan çıktım. Zaten bir tane kadın ve dertleri ile uğraşmam yeterince kasıyorken (:D) ek olarak 8 kadının derdini dinlemek çok sıkıcı geldi. Ayrıca hepsi ağlıyor hiçbir çözüm üretmiyor kardeşim, hep standart kadın bakış açısı iyi anlatılmış. Evli olan da evlenmek isteyen de, çocuk isteyen de çocuğu olan da içinde bulunduğu durumda ağlıyor da ağlıyor. Bu tespit aslında çok gerçekçi. Çocuğu olan kendine zamanı olmadığına ağlıyor, çocuk sahibi olacak olan kadın "ay nasıl bakacağım" diye ağlıyor vs. vs. Oyunun hedef kitlesi 30lu yaşlarındaki bekar kadınlar, bu da salonun %80'inin böyle olmasını açıklıyor.
Ek olarak tiyatroya bile içki içip gelerek leş gibi içki kokusu ile etrafını rahatsız edenlere de "oha be kardeşim" diyorum.
Çok şükür ki 1 saat sürdü de daha fazla daralmadan çıktım. Zaten bir tane kadın ve dertleri ile uğraşmam yeterince kasıyorken (:D) ek olarak 8 kadının derdini dinlemek çok sıkıcı geldi. Ayrıca hepsi ağlıyor hiçbir çözüm üretmiyor kardeşim, hep standart kadın bakış açısı iyi anlatılmış. Evli olan da evlenmek isteyen de, çocuk isteyen de çocuğu olan da içinde bulunduğu durumda ağlıyor da ağlıyor. Bu tespit aslında çok gerçekçi. Çocuğu olan kendine zamanı olmadığına ağlıyor, çocuk sahibi olacak olan kadın "ay nasıl bakacağım" diye ağlıyor vs. vs. Oyunun hedef kitlesi 30lu yaşlarındaki bekar kadınlar, bu da salonun %80'inin böyle olmasını açıklıyor.
Ek olarak tiyatroya bile içki içip gelerek leş gibi içki kokusu ile etrafını rahatsız edenlere de "oha be kardeşim" diyorum.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)